Beyninizi mutlu olmak için eğitin

Bilimsel yöntemleri kullanarak, zihninizi mutlu veya mutsuz olmak için eğitebilirsiniz. Bunun için herkesin kolayca uygulayabileceği 3 yöntem var.

Bütün gün hata kollayan ve zihnini tamamen olumsuzluklara yönelten insanlar, yalnızca iş hayatında değil, özel yaşamında da sadece olumsuzlukları görüyor. Psikiyatrist Martin Seligman’a göre örneğin vergi müfettişleri günlerini evraklar arasında hata arayarak geçirdiklerinden, evlerine dönünce de özel hayatlarında hata aramaya başlıyorlar. Avukatlar da diğer meslek gruplarına oranla yüzde 3 oranında daha fazla depresyon yaşıyor. Devamlı bir açık kollamak için tetikte olmaları, özel hayatlarında felakete yol açabiliyor. Peki zihnimizi bu karamsar bakış açısından kurtarmanın bir yolu yok mu? Seligman’a göre çok basit 3 yolu var:

BUGÜN NE YAŞADIM?

Araştırmalar gösteriyor ki, her gün ‘yolunda giden 3 işi’ not etmek, uzun vadede hayatta büyük farklılıklara yol açabiliyor. Seligman öneriyor: “Önümüzdeki hafta boyunca her akşam 10 dakikanızı bu egzersize ayırmanızı tavsiye ediyorum. O gün ‘iyi olan’ 3 şeyi not edin. Düşünmeniz yetmez; mutlaka yazmanız gerekiyor. Bu 3 şeyin hayatınızı derinden etkilemesi gerekmiyor. ‘Kocam bugün bana dondurma aldı’ bile olabilir. Tek kriter; sizin için gerçekten önemli olması! Yazdıktan sonra kendinize şu soruyu sorun: ‘Bu niçin yaşandı?’ Bu soruyu kendinize tekrar tekrar sorun ve cevaplar bulun. Unutmayın ki yaşlı insanların gençlere oranla daha mutlu olmasının sebebi; hayatlarında sadece iyi şeylere odaklanmaları ve kötüleri önemsememeleridir.”

“BEN ONDAN DAHA İYİ DURUMDAYIM”

Bugüne kadar muhtemelen pek çok kez, “Kendini başkalarıyla kıyaslama” nasihatını duymuşsunuzdur. Ancak bunun insana kendini kötü hissettireceği inanışı tamamen yalan. Araştırmalara göre, kendinizden daha kötü durumda olan kişilerin hayatlarına bakıp “Benim hayatım daha iyi” demek, gerçekten iyi hissettiriyor. Toronto Üniversitesi’nden Psikiyatrist Philip Bauer: “Bizden daha iyi durumdaki insanlarla kendimizi karşılaştırmaya eğilimliyizdir; halbuki tam tersini yapmak kişiyi daha iyi hissettirir” diyor.

KENDİNİZE GERÇEKLERİ SÖYLEYİN

Geçmişinize bakış açınız doğru değilse, büyük ihtimalle depresyondasınız. Psikoterapistler bu durumdaki insanlara, hayat öykülerini yargılamadan değerlendirmelerini öneriyor. Objektif bir bakış açısıyla tekrar düşünmek, çoğunlukla medikal tedaviden iyi sonuç veren bir yöntem. Psikiyatrist Michele Crossley’e göre depresyonun sebebi çoğunlukla ‘hayatımız hakkında yalan yanlış inanışlarımızdan’ kaynaklanıyor. Kendimizle ilgili uydurduğumuz, uydurmakla da kalmayıp düpedüz inandığımız yalanlar, psikolojik sorunlara yol açıyor. Psikoterapi bilimi, mutsuz insanlara kendi hayatlarındaki ‘doğruları’ göstermekle yükümlü. Ve bu yıllardır işe yarayan bir yöntem… Peki nasıl yapacağız? Çok basit: Geçmişte yaşanan olayları objektif olarak tekrar düşünüp yeniden değerlendirerek ve bize olumlu görünen yönlerine daha çok odaklanarak… Bir süre sonra bu işi hayatınızın bir parçası haline getirip ‘farkında olmadan’ yapmaya başladığınızda, saygınlığınızın arttığını da göreceksiniz.